Pazartesi, Kasım 25, 2024

Bizlere Güneş Olan Yüce Bir Ozan; Aşık Veysel

“Beni hor görme gardaşım
Sen altınsın ben tunç muyum
Aynı vardan var olmuşuz
Sen gümüşsün ben sac mıyım

Demiş Sivas’ın Koca Veysel’i. Ne de güzel demiş ulu çınar. Anadolu Aşık edebiyatının en önemli isimlerinden birisini, Veysel Şatıroğlu’nu ya da bildiğimiz adıyla Aşık Veysel’i bugün size anlatmak istedim. Onu anlatırken de biraz hayatından, biraz o muhteşem şiirlerinden ve en sonunda da felsefesinin ezgi ile buluşmasından bahsetmeye çalışarak bir yazı sunmaya çalışacağım sizlere.

Veysel Şatıroğlu, 25 Ekim 1894 yılında Sivas’da dünyaya geldi. Annesi Gülizar Hanım, babası Ahmet Beydir. O yılların vebası olarak nitelendirilen çiçek hastalığı yüzünden iki kız kardeşini kaybeden sanatçı, 7 yasında da aynı hastalıktan tek gözünü kaybetmiştir. Vahim bir kaza sonrasında diğer gözünü de kaybederek, tamamen görme yetisini yitirmiştir. Oğlunun gözleri görmediği için arkadaşları ile oynayamayıp yalnız kaldığını gören Ahmet Bey, oyalanması için oğluna bir bağlama almıştır. Bağlamayı da ilk olarak babasının arkadaşı Çamşıhılı Ali’den öğrenir yüce ozan. Bu vesile ile aşık edebiyatına olan ilgisi katlanır. Artık gittiği her yerde bağlaması da yanındadır. Ancak Aşık Veysel’in anne ve babası, onun kendi ihtiyaçlarını karşılayamayacağını düşünüp onu akrabalarının kızı olan Esma ile evlendirir. Fakat ozanın başını aksilikler bırakmaz ve önce anne ve babasını yitirir. Ardından da erkek evladını küçük yaşta kaybeder. Bu olumsuz gelişmeler üzerine ağır bir bunalıma giren ulu ozan, bir de karısının kendisini terk etmesi ile sarsılır. Üstelik eşi Esma, 2 aylık kız çocuğunu da bırakıp gitmiştir. Bir süre sonra bu evladını da kaybeden ozan, kendisini tamamen sanatına adar. Ulu ozan içinde biriktirdiği bu acıları şiirlerine döker. Çok geçmeden bölgede namı duyulur ve Aşık Veysel Türkiye’nin her yerine giderek kendisini insanlara tanıtır. 1931 yılında yapılan “Halk Şiirleri Bayramı” ile ünü iyice artar. Ayrıca sanatçının isminin Türkiye’ye duyulmasında “Ahmet Kutsi Tecer” çok önemli bir rol oynamıştır. Bu arada Aşık Veysel bu yıllarda Gülizar adında birisiyle hayatını birleştirir ve ölümüne dek bu evliliği sürdürür.

Aşık Veysel

Şiirlerinde aşk, sıla hasreti, din, siyaset gibi birçok ögeyi barındıran Aşık Veysel, özellikle kullandığı sade Türkçesi ile de gönülleri fethetmiştir. Şiirleri kendisinden sonra birçok sanatçı tarafından derlenip bizlere kazandırılmıştır. Kara Toprak, Ala Gözlerini Sevdiğim Dilber, Uzun İnce Bir Yoldayım, Dostlar Beni Hatırlasın en bilinen şiirleridir. 1941-1946 yılları arasında Köy Enstitülerinde bağlama ve halk edebiyatı üzerine dersler veren Aşık Veysel, 1965 yılında TBMM tarafından çıkarılan özel bir kanunla maaşa bağlanıp onore edilmiştir. Ayrıca Veysel, doğup büyüdüğü ve nihayetinde vefat ettiği yer olan Şarkışla ilçesine birçok meyve ağaçları diker. Sivas bölgesinde ki ilk meyve bahçesinin bu olduğu rivayet edilir. Sanırım bu bile ulu ozanın ne kadar doğayı sevdiğini bizlere gösteren güzel bir örnektir. Kendisi de Kara Toprak şiirinde bu doğa sevgisini ustalıkla ele alır.

“Karnın yardım kazmayınan belinen
Yüzün yırttım tırnağınan elinen
Yine beni karşıladı gülünen
Benim sadık yarim kara topraktır “

Ömrünü bizlere, bakmak ve görmenin birbirinden ne kadar farklı şeyler olduğu üzerine yaşayan ulu ozan, 21 Mart 1973’te hayata gözlerini yumdu ve kendisinin dediği gibi sadık yari onu bağrına bastı.

“Bulanlar, arayanlardır.” Çok sevdiğim bu sözdeki gibi ararken bulmuştum bende ulu ozanı ve öğretilerini. Onun öğretilerinin, daha genel tabirle ozanlık geleneğinin benim için ayrı bir yeri olmuştur hep. Zira tarih padişahları, kumandanları, beyleri anlatır hep. Fakat onlar, halkın ta kendisini gizlide kalanları anlatırlar bize hep. O sebeple bu topraklar üzerine aradığım her şeyi onların yüce sözlerinde buldum hep. Bu sebeple Karacaoğlan, Gevheri, Daimi, Dadaloğlu, Köroğlu, Turabi, Aşık Veysel ve daha nice ozanlar benim ANADOLU ÖĞRETMENLERİM oldu. Bu sebeple isterim ki sizler de bu yüce ozanların sözlerine en azından bir kez kulak verin. Karanlıklardan uzak kalmanız dileklerimle…

Hasan Ali Hamarathttp://populerakim.com
İstanbul Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Mezunu

Related Articles

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

- Advertisement -

Son Yazılarımız