Yıl 1850…
Danimarka’nın Skagen kasabasındayız. Gökyüzünde güneşin bulutlarla oynadığı saatler. Havada bahar ve çiçek kokusu, ayaklarımızın altında çiğ toprak… Ve bu balıkçı kasabamıza sadece deniz yoluyla ulaşım var.
Kasabaya demiryolu yapılmasıyla birlikteyse Hans Christian Andersen burayı ziyarete geliyor ve kasabanın büyüsüne kapılıp yazları burada kalmaya karar veriyor. Andersen’in övgülerine kapılan bir grup ressam da artık onun gibi yazlarını burada geçirmeye başlıyor. Ve böylece yazlarını kasabada resim yaparak; kışlarını ise Fransa, İngiltere ya da Almanya’da dönemin yeniliklerini öğrenerek geçiren bir Skagen ressam topluluğu oluşuyor. Kulağa nasıl da ütopik ve huzurlu geliyor değil mi? 🙂
Ama bu yazının konusu ütopik Skagen topluluğu değil, bu topluluğun en ünlü ressamlarından olan Peder Severin Krøyer olacak:
Krøyer, balıkçı kasabamıza ilk defa 1882’de geliyor ve o da bu büyüye kapılarak topluluğun diğer ressamları gibi yazlarını burada; kışlarını ise Fransa, İngiltere ve Almanya’da geçiriyor. Yine bu ziyaretlerinden birindeyse Paris’te, şehrin modasına kapılıp yeni popülerleşmeye başlayan fotoğraf makinelerinden bir tane de kendisi için alıyor ve Skagen günlerini kaydetmeye başlıyor.
Krøyer 1888’de, Kopenhag’da o dönemlerde Kopenhag’ın en güzel kadını olarak anılan Marie ile tanışıyor ve birlikte Paris’e gidiyorlar. 1889’da da evleniyorlar.
Skagen’e döndüklerinde Krøyer, fotoğraf makinesiyle çevresindeki insanların ama en çok da Marie’nin fotoğraflarını çekmeye ve fotoğraflar üzerinden resim çalışmalarına başlıyor.
Krøyer çiftinin hayatı yazları Skagen’de çalışmak istedikleri anları fotoğraflayıp resmederek, Skagen ressam topluluğu ile keyifli vakit geçirerek; kışları ise seyahat ederek geçiyor.
Yukarıdaki resim de bu vakitlerden biri olan Michael ve Anna Ancher’ın 1884 yılında evlerinde verdiği partiden bir anı betimliyor.
Krøyer 1884’te başladığı ve 1888’de tamamladığı resminde, geçen dört yılı göz ardı etmeyerek bebek Helga’yı büyütmeyi de ihmal etmemiş 🙂
Partide ve resimdeyse Skagen ressam topluluğundan isimler ve Krøyer’in dostları yer alıyor:
Çiftin bu süreçte bir de kızları Vibeke dünyaya geliyor. Fakat hiçbir şey böyle masalsı devam edemiyor. Krøyer’in artan ruhsal problemleri Marie’ye “Cehennemi yaşamak gibi. Bütün insanlığını ve merhametini kaybetti.” cümlelerini kurdurtuyor.
1902 yılında Marie, dönemin çapkınlarından Hugo Alfven ile tanışıyor ve Peder Severin’den ayrılmak istiyor. Ama Peder Severin, 1905 yılında Marie’nin hamile olduğunu öğrenene dek ondan boşanmak istemiyor.
Çift, 1905 yılında boşanıyor ve Krøyer de bu süreçte çevresindeki insanları betimlediği başyapıtlarından birini resmediyor.
Üstelik bu resimde Marie ve yeni aşkı Hugo Alfven’e de yer veriyor.
Peder Severin’in ruhsal sorunları artarak devam ediyor ve artık görme problemi de yaşamaya başlıyor.
En iyi eserlerinden bazılarını görme problemiyle boğuşurken yaptığı söylenen Peder Severin, yakalandığı frengi hastalığı sebebiyle 21 Kasım 1909’da hayata veda ediyor. Geriye ise yaptığı güzel Skagen resimleri kalıyor: