Güneş benzeri yıldızlar genellikle ikiz ya da üçüz olarak doğarlar ve bu astrofizikçilerin nedenini merak ettiği bir konudur. Bu ikiz ya da üçüz yıldızlar aynı yörüngede mi dolaşırlar yoksa bir yıldızın çekim gücü diğerlerini etkisi altına mı alır?
Harvard ve Berkeley Üniversitelerinde yapılan yeni bir çalışmaya göre, aslında, Güneş dahil, neredeyse bütün yıldızlar ikiz olarak doğar. Geçtiğimiz günlerde Kraliyet Astronomi Topluluğu Aylık Bülteni’nde yayımlanan bu araştırmanın sonuçları, Perse takımyıldızındaki yeni doğan yıldızlarda yapılan gözleme dayanmaktadır.
Yıldızlar, oval şeklindeki yoğun bulut tabakasının içinde doğarlar. Bu tozlu gaz bulutları, yıldızlardan gelen ışığı engeller. Ama şanslıyız ki radyo dalgaları, bu karanlığın içinden geçebiliyor. Amerika’da bulunan “The Very Large Array” gözlemevi, radyo dalgalarını kullanarak Perse takımyıldızındaki tüm genç yıldızların haritasını çıkardı ve araştırmacılar, bu bilgilerden farklı yaşlardaki yıldızlar arasındaki ilişkiyi anlayabilmek için faydalandı.
Araştırmacılar, birbirinden 500 AB (yani Dünya ile Güneş arasındaki uzaklığın yaklaşık 500 katı) ya da daha fazla uzakta olan ikiz yıldızların 500,000 yaşından daha genç olduğunu buldular. Bu sistemlerde, ikiz yıldızlar oval bulutun uzun eksenlerinde dizilme eğilimindedir.
500,000 ile bir milyon yaşındaki daha yaşlı yıldızlar birbirlerine nispeten daha yakındırlar – aralarında yaklaşık 200 AB vardır- ve bulutun içinde belirli bir dizilimleri yoktur.
Araştırmacılar çalışmalarında, yıldızların dizilimlerini açıklamak için birçok farklı matematiksel model ile karşılaştılar ve Güneş benzeri yıldızların birbirlerinden uzak olan ikiz yıldızlar olduğu sonucuna ulaştılar. Araştırmacılara göre, yıldız çiftlerinin yaklaşık % 60’ı birbirinden ayrılar ve geri kalanı da birbirlerine yaklaşmaya başladılar.
Bulgular, daha önce yıldızların ikiz formda olduğunu iddia eden bilgisayar simülasyonlarını ve genç yıldızların ikiz formda olma ihtimalinin yaşlı yıldızlardan daha fazla olduğunu da desteklemektedir. Ancak araştırmacılar, bulguların başka yıldız oluşan bulutlarında incelenmesiyle teyit edilmesi ve bu olgunun anlaşılması için daha çok çalışma yapılması gerektiğine dikkat çekiyor.
Eğer sonuçlar uygulanabilirse, bu Güneş’imizin Neptün’e olan uzaklığından 17 kat daha uzakta bir ikizi olduğunun bir kanıtı olacaktır. Fakat bu yıldız kötü bir ikiz olabilir. Bilim insanları, bu ikizi “Nemesis” olarak adlandırıyorlar, çünkü Dünya’nın yörüngesine girip dinozorların ölmesine sebep olan astreoidin “Nemesis” olduğu düşünülüyor.
Araştırmanın yardımcı yazarı Berkeley Üniversitesi’nden Steven Stahler konuşmasında; “ Evet, muhtemelen bundan uzun yıllar önce Nemesis’in var olduğunu söyleyebiliriz.” dedi.
Fakat Nemesis’in henüz izine rastlanmadı. Eğer gerçekten varsa, büyük ihtimalle Güneş’in çekim gücünden kaçmış ve Samanyolu Galaksisi’nde dolaşmaktadır ve asla tekrar görünmeyecektir.
Yazan: Sarah Fecht
Çeviren: Mira Suna Yıldırım
Kaynak: Populer Science