Covid-19 pandemisinin ülkemizde de görülmesiyle birlikte Türkiye’deki birçok işyeri de bu durumdamn ekonomik anlamda olumsuz etkilendi. Kimi işyerleri çalışma şekillerinde değişikliğe giderken kimi işyerleri de bir süre çalışamayacağını duyurdu. Böylesi günler için işçi ve işverene tanınan haklardan olan, kısa çalışma ve kısa çalışma ödeneğinin ne olduğuyla ilgili sorular sorulmaya başlandı. Yazımızda bu sorulara cevap aramaya çalışacağız.
Kısa Çalışma Nedir?
Kısa çalışma, işyerlerinin; küresel, bölgesel, sektörel ekonomik kriz veya zorlayıcı sebeplerden dolayı çalışma sürelerinin haftalık olağan çalışma süresinin altına indirilmesi ya da hiç çalışılmaması durumunda başvuracağı bir yöntem olarak düzenlenmiştir.
Koşulları;
-İşverenin, kısa çalışma yapabilmesi için İŞKUR’a başvurması aşağıdaki koşullardan birinin oluşması yeterlidir;
1- İşyerindeki haftalık çalışma süresinin, işyerinin tamamında veya bir bölümünde geçici olarak en az üçte bir oranında azaltılması
2-İşyerinin süreklilik koşulu aranmaksızın en az dört hafta süreyle işyerindeki faaliyetin tamamen veya kısmen durdurulması
Eğer işyeri bu şartları sağlıyorsa işveren, hangi nedenle ve hangi işçilerle kısa çalışma yapıldığını İŞKUR’a ve eğer varsa toplu iş sözleşmesi tarafı işçi sendikasına bildirir.
Bugünlerde dünyanın yaşadığı korona virüs pandemisi, kısa çalışma ve kısa çalışma ödeneğini düzenleyen yönetmeliğin 3. maddesinde tanımlandığı üzere zorlayıcı sebep olarak kabul edilebilecektir.
İşveren bu başvuruyu internet üzerinden de yapabilir. İŞKUR yapacağı değerlendirme sonrasında kararı işverene bildirir. İşveren bu bildirimi işyerinde duyurmak ve eğer varsa toplu iş sözleşmesi tarafı sendikaya da bildirmek zorunluluğu altındadır.
Kısa Çalışma Ödeneği Nedir?
İşyerinin normal zamandan daha az çalışması durumunda işverenin aylık ücretleri ödeyemeyeceği durumlar oluşabilir. Bu durumda işçi gerekli koşulları sağlaması halinde kısa çalışma ödeneği almaya hak kazanır.
İşçinin kısa çalışma ödeneği alabilmesi için aşağıdaki koşulların her ikisinin de varlığı aranır;
– İşçinin kısa çalışma yapılan işyerinde en az 60 gündür hizmet akdine tabi olması. (7645 sayılı işsizlik kanununa göre bu şart 120 gün iken, koronavirüs tedbirleri kapsamında düzenlenen 7226 sayılı kanunun geçici 23. Maddesiyle bu şart 30/06/2020 tarihine kadar 60 gün olarak değiştirilmiştir.)
– İşçinin son 3 yıl içerisinde 450 günlük işsizlik sigorta priminin yatırılmış olması gerekmektedir. (Önceki koşul gibi bu koşul da, 600 gün iken, 7226 sayılı kanunla 30/06/2020 tarihine kadar 450 gün olarak güncellenmiştir.)
Kısa çalışma ödeneği için başvurular, 7226 sayılı kanun gereği 60 günde sonuçlandırılacaktır. İşçi, Kısa çalışmanın yapıldığı süre için, işverenin İŞKUR’a başvurması durumunda bu ödeneği almaya hak kazanır.
GÜNLÜK VE AYLIK ÖDEME TUTARI NE KADARDIR?
Kısa çalışma ödeneğinin günlük miktarı, işçinin son 12 aylık prime esas kazançları dikkate alınarak hesaplanan günlük ortalama brüt kazancının yüzde 60’ıdır.
Aylık kısa çalışma ödeneği miktarı, aylık asgari ücretin brüt tutarının yüzde 150’sini aşamaz. 2020 yılı için ödenecek bir günlük kısa çalışma ödeneği en az 58.86₺ en fazla 147.15₺ vergilerle beraber aylık en az 1.752,40₺ en fazla 4.380,99₺ olacaktır.
Kısa çalışma ödeneği döneminde işverenin SGK primlerinden sorumluluğu da kalkar. İşçiler açısından sadece GSS primleri SGK tarafından ödenir. Kısa çalışma ödemelerinde sadece damga vergisine ilişkin kesinti yapılacaktır.
Kısa çalışma ödeneği, İŞKUR tarafından işçiye ödenir. Kısa çalışmanın süresi, işyerinde kısa çalışmanın yapıldığı süreye bağlıdır ve en fazla 3 ay yapılır. Ancak bu üst sınır Cumhurbaşkanı’nın kararıyla 6 aya da çıkabilmektedir.
Kısa Çalışmadan Sonra Telafi Çalışması
Ülkemiz tüm bu kötü günleri atlattıktan sonra muhtemeldir ki kısa çalışma yaptıran işyerleri, işçilerinden telafi çalışması isteyeceklerdir.
Telafi çalışması, işçinin çalışması gereken sürelerde çalışmaması ya da çalışamaması nedeniyle oluşan kayıpları telafi etmek için yapılan çalışmalardır. Telafi çalışması, çalışmayı engelleyen durumun ortadan kalkmasını takip eden 2 ay içinde yapılabilecekken yeni kararla bu süre 4 aya uzatılmıştır.
İşveren hangi nedene dayanarak ve hangi tarihlerde telafi çalışması yapılacağını işçilere ve sendikaya bildirmelidir. Bu çalışma günde 3 saatten fazla yapılamayacağı gibi 4857 sayılı kanunun 63. Maddesinde belirtildiği üzere günlük en çok çalışma saati olan 11 saati de aşamaz. Çalışılan süreler; işçinin ek ödemeler almaya hak kazandığı, fazladan çalışma ve fazla sürelerle çalışma kapsamında değerlendirilemez