Perşembe, Kasım 7, 2024

Rusya Ukrayna Savaşı ve Dış Faktörler

Son günlerin en çok tartışılan konularından biri olan Rusya Ukrayna savaşının sadece bölgede değil küresel ölçekte siyasal ve ekonomik etkileri oldu. Krizin başlamasından beri iki milyondan fazla insan başta Polonya, Macaristan ve Slovakya olmak üzere ülke dışına göç etmiştir. Pek çok batılı şirket Rusya’ya uygulanan ardı arkası kesilmeyen ekonomik yaptırımlara dahil olarak Rusya’yı küresel ekonomiden soyutlama ve yalnızlaştırma ile geri adım attırmaya çalışıyor.

Rusya Ukrayna Savaşında Putin'in Çıkarları
Rusya Ukrayna Savaşında Putin’in Çıkarları

Yaptırımlar Rusya’da günlük hayattaki olumsuz etkisini göstermeye başladı. Müdahaleden bu yana ruble, dolar karşısında %60 civarında değer kaybetti. Rusya Merkez Bankası’nın kararına göre Döviz Mevduat Hesabı sahiplerinin 10 bin dolardan fazla para çekmesi yasaklandı.

RUS GAZI VE YENİ TEDARİK ZİNCİRİ ARAYIŞLARI

Dünyanın en büyük petrol ve doğal gaz ihracatçılarından biri olan olan Rusya’ya yönelik bu alanlarda ambargo uygulanacağı söylentileri brent petrolün fiyatının 130 doların üstüne çıkmasına sebep oldu. Biden’ın, Rusya’dan doğal gaz ve petrol ithalatını yasaklayan kararnameyi imzalaması derin yankı uyandırdı. ABD’nin Rus petrol ihracatındaki payı Avrupa’ya oranla oldukça düşük olduğundan asıl merak konu Avrupa’nın bu petrol ve özellikle de doğal gaz ambargosuna katılıp katılmayacağı.

Rusya Ukrayna Savaşında Putin’in Çıkarları

Avrupa ülkeleri ithal ettiği doğal gazın yaklaşık olarak %45’ini Rusya’dan tedarik ediyor. Hem hanelerde hem de özellikle sanayi üretiminde Rusya’nın gazına bağımlı olan Avrupa, Rusya’nın gaz tedarikini kesme tehditleri karşısında enerjide dışa bağımlılığı azaltma ya da alternatif enerji tedarik yolları bulma arayışı içine girmiş durumda.

Rusya Ukrayna Savaşında Putin'in Çıkarları
Rusya Ukrayna Savaşında Putin’in Çıkarları

Nitekim ABD’nin, Rusya’dan doğal gaz ve petrol ithalatını yasaklama kararı aldıktan sonra alternatif enerji tedariki yolları için 3 yıl önce diplomatik ilişkilerini kestiği Venezuela’ya Devlet Başkanı Maduro ile görüşmek için bir heyet yolladığı belirtildi. Maduro, ABD heyeti ile görüştüğünü doğrulayıp görüşme için saygılı ve samimi kelimelerini kullandı.

KRİZDE ALMANYA’NIN ROLÜ VE SİLAHLANMA ÇABALARI

Kriz ile birlikte en çok şaşırtan açıklamalardan biri de Almanya Başbakanı Olaf Scholz’ün bundan sonra Almanya’nın Gayri Safi Yurtiçi Hasılası’nın %2’sinin savunma harcamaları için harcanacağını belirtmesi oldu. Uzun süredir başta ABD olmak üzere Batı ülkelerinin Almanya’ya savunma harcamaları için daha çok harcamalar yapması gerektiği yönündeki ısrarları sonuç bulmamıştı ancak yaşanan Ukrayna Krizi, Almanya’nın bu yönde adım atmasına sebep oldu.

Rusya gazına olan yüksek bağımlılığı nedeniyle krizin başlarında Batı ülkeleri arasında temkinli söylemlerde bulunan Almanya’nın Venezuela, Katar gibi alternatif enerji tedarik yollarının sağlanması ihtimali ile Rusya’ya karşı daha net bir tavır almaya başladığını görüyoruz.

RUSYA’NIN TEZLERİ VE MÜDAHALE GEREKÇELERİ

Rusya, Ukrayna’ya müdahalesine gerekçe olarak temelde Ukrayna’yı Nazizm ve Silahtan arındırmak olarak göstermektedir. Bununla birlikte Putin’in Temmuz 2021’de yayımladığı “Ruslar ve Ukraynalıların Tarihsel Birliği Üzerine” başlıklı makalesi bu krizi anlamada kilit önem taşıyor. Putin burada sürekli Ukraynalıların ve Rusların aynı kökenden geldiklerini vurgulayarak ortak geçmişe çokça atıfta bulunuyor. Bugün Rusya ve Ukrayna’nın ayrı olmasının nedenini dış güçlerin böl, parça, yönet taktikleri, Sovyetler Birliği dönemindeki yerlileştirme politikaları ve 1954’te Kruşçev’in Kırım’ı Rusya’dan alıp Ukrayna’ya vermesindeki hatalara bağlamaktadır. Moğolların işgalinde önce Ukraynalılar ve Rusların bir arada yaşadıklarını belirtmiştir.

Rusya Ukrayna Savaşı ve Dış Faktörler

Bu makalede Rus tarafının tezlerini açıkça görmek mümkün. Rusya aynı zamanda Ukrayna ve Gürcistan’ın Nato’ya katılma olasılığını kendi sınırlarında ciddi bir tehdit olarak görüyor. Moskova bununla birlikte Nato’nun Soğuk Savaş döneminde Sovyetler Birliği ve Doğu Avrupa’daki komünist rejimlere karşı kurulduğunu ve artık bu rejimlerin hiçbirinin kalmadığını belirterek, Nato’nun bir Soğuk Savaş aygıtı olarak daha da genişleyerek varlığını sürdürüyor olmasını eleştiriyor. 

Burada Sovyetler Birliği, ABD, Fransa ve İngiltere’nin Almanya üzerindeki haklarından vazgeçerek Almanya’nın birleşmesi sonucu bağımsız bir devlet haline geldiği “İki Artı Dört Anlaşması” önemli bir yer tutuyor. Almanya üzerindeki haklarından vazgeçen Sovyetler Birliği’ne Nato’nun Doğu’ya hiçbir şekilde ilerlemeyeceği sözünün verildiği pek çok çevrelerce daha önce dile getirilmişti. Rusya, Nato’nun sınırlarına doğru genişlemesini bir kırmızı çizgi olarak görüyor.

2014 VE SONRASINDAKİ GELİŞMELER

Şubat 2014’te Rusya yanlısı olmakla itham edilen Ukrayna Cumhurbaşkanı Yanukoviç’e karşı şiddetli eylemler düzenlendi. Bu eylemler sonucunda Yanukoviç Rusya’ya sığındı ardından da parlamento tarafından görevinden alındı. Batı medyası bu süreci demokratik eylemler olarak nitelendirirken Rusya bunu bir darbe olarak niteledi ve protestolar içindeki aşırıcı grupların varlığına dikkat çekti. Rusya bu olayı gerekçe göstererek aynı yıl Kırım’ı ilhak etmişti. Uluslararası kamuoyu Batılı devletleri Rusya’nın bu ilhak kararına karşı yeterli somut adımlar atmamakla eleştirmişti.

Eleştiriler özellikle bundan sonraki süreçte Rusya’nın, Suriye ve Libya iç savaşlarına müdahaleleri sonrasında oldukça artmıştır.

Burada özellikle Obama Yönetimi’nin Rusya’nın bu bölgelere müdahalelerine karşı gerekli önlemleri almadığı çokça dillendirildi.

Rusya Ukrayna Savaşında Putin'in Çıkarları
Rusya Ukrayna Savaşında Putin’in Çıkarları

2017’de Trump’ın başkan olması sonrasında Amerikan dış politikasında Rusya’nın müdahaleci politikalarına karşı daha aktif önlemler alınmaya başlanmıştır. Ancak Trump’ın seçimleri kaybetmesi ile başa gelen Biden yönetimi, Rusya meselesinde Obama dönemi benzeri bir tutum almakla eleştirildi. Nitekim Rusya’nın Ukrayna’ya müdahalesi sonrası Ukrayna Cumhurbaşkanı Zelenski, birçok defa Batı ülkelerinin verdikleri sözleri tutmadıklarını belirtti.

RUSYA’NIN MÜDAHALESİNDEKİ GELİŞMELER

Rusya’nın, Ukrayna’ya müdahalesinden itibaren pek çok kişi asıl hedefin başkent Kiev’i almak değil doğudaki Donbass Bölgesi’nin tam kontrolü ve bu bölgedeki Luhansk Halk Cumhuriyeti, Donetsk Halk Cumhuriyeti ve Kırım’ın İlhakı’nın tanıtılması ayrıca Ukrayna’nın silahsızlandırılması olduğunu belirtmiştir. Ukrayna’nın doğu ve güney bölgesindeki şehirler etnik olarak Rus ağırlıklı olduğu iddia edilerek Rusya tarafından birinci hedef haline getirilmiş durumda. Bu bölgelerdeki çatışmalar yoğun olarak devam ediyor, sivillerin bu bölgelerdeki tahliyesi bitmiş değil.

Rusya Ukrayna Savaşında Putin'in Çıkarları
Rusya Ukrayna Savaşında Putin’in Çıkarları

İki taraf arasında Belarus’ta yapılan müzakereler tarafların müzakerelere pazarlığı yüksekten açarak başlaması yüzünden şu an için bir sonuç alınmasa da çatışma yaşanan şehirlerde insani koridorların açılıp sivillerin tahliye edilmesi gibi konularda etkili olmaktadır. Müzakerelerin yapılması ve bu masanın henüz terkedilmemiş olması da ayrıca tek başına çok önemli bir durumdur. Zelenski son yaptığı açıklamalarda Luhansk Halk Cumhuriyeti, Donetsk Halk Cumhuriyeti ve Kırım’ın İlhakı’nın tanınması olasılığına olumlu cevap vermişti. Bu yapılan açıklama Ukrayna’da barışın sağlanması için olumlu yönde bir adım olarak değerlendirildi.

Mehmet Tengiz
İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi

Related Articles

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

- Advertisement -

Son Yazılarımız