Yazan: Emre Aydoğdu
Euroleague’te Final Four eşleşmeleri Fenerbahçe-Real Madrid ve Cska Moscow-Olympiakos olarak şekillendi. Yarı final maçları 19 Mayıs, final ve üçüncülük maçı ise 21 Mayıs’ta Sinan Erdem Arena’da oynanacak. Sezon içinde inişli çıkışlı bir grafik çizen Fenerbahçe istikrarsızlığından dolayı fazlasıyla eleştirildi. Bazı kesimler takımın geçen seneki gücünden ve arzusundan uzak olduğu görüşünde birleşti. Fakat Final Eight’teki Panathinaikos eşleşmesiyle Fenerbahçe bir kez daha bu takımın play-off takımı olduğunu gösterdi. Üstün bir oyun ve 3-0 gibi net bir skorla Final Four’a kaldı Fenerbahçe’nin Final Four’da ev sahibi olması mükemmel bir avantaj. Rakibi Real Madrid’le geçen sene de eşleşmişti ve yine net bir üstünlük sağlayıp 3-0’la geçmişti. Kadrolar Real Madrid’ten ayrılan Sergio Rodriguez dışında hemen hemen aynı. Real’in Sergio Rodriguez’in gidişiyle güç kaybettiğini rahatlıkla söyleyebiliriz. İç saha avantajını da göz önüne alırsak,finale çıkma yolundaki tablo hiç fena durmuyor. Cska-Olympiakos eşleşmesinde ise Olympiakos sürprizleri sevse de bu sefer işi çok zor. Eski gücünden uzak olan Olympiakos’un da bir sürpriz yapmaması durumunda, geçen seneki Cska-Fenerbahçe eşleşmesi gayet olası duruyor. Geçen seneki finalin devresine Cska 20 sayıyla önde girmişti. Devre arasında muhabir, Obradovic’e: “Bu maçı çevirmek için ne yapacaksınız?” sorusunu yöneltmişti. Obradovic’in cevabı: “Oyuncularımdan ikinci yarı beyinlerini kullanmalarını bekliyorum.” olmuştu. Bu maçlarda da anahtar faktör bu olacak. Soğukkanlı kalabilmek, kontrolü kaybetmemek gerekiyor. Çünkü Cska gibi takımlara ivmeyi verdiğiniz zaman 2-3 dakikada 10-12 sayılık farklar elde edebiliyorlar. Bu farklar da bu tip maçlarda belirleyici oluyor. Bu bağlamda oyunun kontrolü açısından Dixon, Bogdanovic ve bu sezon sakatlıklarının da etkisiyle pek de güven vermeyen Sloukas’a büyük iş düşüyor. Bogdanovic ve Udoh çok formda. Dixon ve Datome her an oyunun kilidini açabilecek düzeyde oyuncular.
Her şeyden önemlisi Fenerbahçe çok iyi bir takım olmuş durumda ve bu seviyelerde performansını daha yukarıya çekebiliyor. Başlarında her an maçı okuyabilen, basit hatalara ve mücadele gücünün düşüklüğüne tahammül edemeyen, çok büyük bir kesimin “Avrupa’nın en iyi koçu” görüşünde birleştiği bir koç var. Şartlar geçen seneden daha müsait. Basit hataları mümkün oldukça az yapıp, konsantrasyonunu üst düzeyde tutarsa Fenerbahçe taraftarının desteğiyle Euroleague’i kazanır. Kupa, Fenerbahçe’ye hiç olmadığı kadar yakın duruyor.