ABD’nin “tepede parlayan bir şehir” olarak düşünülmesi, Başkan Ronald Reagan ile çok yakından ilişkili olan bir durum ve politikacılar tarafından bu durum bir koz olarak eski günlerden beri kullanılıyor.
Kurucular, Amerika’nın, dünyanın geri kalanına ışık tutacak bir “özgürlük” ve “demokrasi” işareti olmasını istiyorlardı. Ancak, ABD’yi olumlu bir etkiye sahip gören dünyadaki insan sayısındaki önemli ve ani düşüşü gösteren yeni bir anket ile birlikte bu ışığın parlaklığı solmuş gibi görünüyor.
25 ülkeden 18.000 katılımcının yer aldığı Ipsos MORI anketinde, yalnızca %40’lık dilim, ABD’nin dünya sahnesinde olumlu bir etkisi olduğunu düşünüyor. Bu düşünce, %49 ile Çin’den daha az ve %35 ile Rusya’nın çok ilerisinde olan bir durum değil. Geçen yıldan itibaren yapılan araştırmalardan bu yana ABD’ye olan güven derecesi % 24 puan düştü.
Bu ankette Kanada en iyi örneği oluşturuyor gibi görünüyor; katılımcıların %81’i Kanada’nın dünya meselelerinde daha fazla olumlu bir etkiye sahip olduğunu söylüyor. Kanada’yı, Avustralya ve Almanya ülkeleri takip etmektedir.
Avrupa’da, Brexit’in karışıklığının ortasında, AB ve Birleşik Krallığın her ikisinde de katılımcıların %57’si tarafından olumlu etkiye sahip olduğu görülüyor. Bu, AB için geçtiğimiz yılla aynı sonucu verse de, İngiltere değerlendirmesi 10 puan düşüş gösterdi.
İsrail ve İran, sıralamanın en altında yer alıyor; insanların sadece %32’si ve %21’i bu ülkelerin küresel etkilerini olumlu buluyor.
Ipsos MORI, sonuçlara dahil olan “uluslararası kuruluşlar” hakkında da sorular sordu; bu neticede itibar kaybının, ulus devletlerle sınırlı olmadığı açıkça ortaya çıkmış oldu.
Birleşmiş Milletler, 4’üncü sırada yer alırken, geçen seneden bu yana 9 puan düşüş gösterdi. Dünya Bankası ve IMF’nin her ikisi de bu ankette 7 puanlık bir düşüş yaşadı; ancak hala Çin ve ABD’nin önünde olmaya devam ediyor.
Yazan: Keith Breene
Çeviren: Dina Sibel Bolat
Kaynak: WEFORUM