Popüler Akım olarak, ABD’de yaşanan coronavirüs süreci hakkında S. Burak Mısırlı ile röportaj gerçekleştirdik. Mısırlı, ABD’nin Boston şehrinde yaşıyor. Kendisi inşaat mühendisi ve bir proje firmasında çalışıyor. Sn. Mısırlı ile ABD’de yaşanan coronavirüs süreci hakkında merak ettiklerimizi sorduk. Kendisine verdiği cevaplardan dolayı çok teşekkür ediyoruz. Ayrıca bu röportajın gerçekleşmesinde emeği olan Sn. Av. Murat Keçeciler’e de sonsuz teşekkürlerimizi sunuyoruz.
Çin’de ortaya çıkan coronavirüs tüm dünyaya tehlikeli bir şekilde yayılmaya devam ediyor. Çin’de toplam vaka sayısı 86 binlerde kalırken, ABD’de tespit edilen vaka sayısı ise 100 bini geçmiş durumda. ABD’de vaka artışları başta New York şehri olmak üzere hızla yükseliyor.
1-ABD hükümetinin coronavirüse karşı mücadeleye yönelik hazırlıklı olduğu eylemleri var mıydı? ABD önlem almakta çoğu ülke gibi gecikti mi?
Çoğumuzun bildiği gibi ABD’deki yönetim sisteminin iki ayağı mevcut; Federal hükümet ve Eyalet yönetimleri. Örnek olarak şu an her 2 Amerikalı’dan biri “Stay-At-Home” kuralına yani zorunlu haller (market alışverişi, ilaç temini, vs.) dışında evden çıkma kısıtlamasına uymak durumunda ve bu tamamen eyalet yönetimlerinin aldığı kararlar doğrultusunda yürürlüğe girmiş durumdadır.
Hazırlıklı olma konusuna gelecek olursak, hem federal hükümetin hem de eyalet yönetimlerinin böyle büyük bir pandemi dalgasını beklemedikleri; tıbbi malzeme eksikliği, tedarik zincirinde yaşanan sıkıntılar gibi durumlar ortaya çıktıkça görülmektedir. Tabii bunun yanı sıra ABD’de son 3 haftada yasanan hasta sayısında ve ölümlerdeki hızlı artış ve bu rakamların 25 Mart tarihi itibari ile Amerika’daki hasta sayısının 100 bini geçmesi ve ölüm sayısının 1700’ü geçmesi, hazırlıkların yetersizliğini de başka bir şekilde ortaya koyuyor.
2- İnsanlardaki farkındalık nasıl? Virüs ciddiye alınıyor mu sosyal yaşamda?
ABD’de yaşayan insanlar bu hastalığın oluşturabileceği sıkıntıları gayet ciddiye almaktadır ve ABD vatandaşlarının bu pandemi ortaya çıkmadan önce kendi hayatlarında ne kadar kurallara bağlı olduğunu hatırlarsak; genel anlamda bir uyarıyı iki kere yapma zorunluluğu doğmuyor ve kurallara harfi harfine uyulmaya çalışılmaktadır.
3- ABD’nin sağlık hizmeti ne durumda? Hastane, yatak veya solunum cihazları yeterli mi? Bu konuyla ilgili basında yer alan açıklamalar nasıl? Biliyorsunuz ki bu süreçte en çok ihtiyaç duyulan şeylerden birisi de solunum cihazları…
ABD’deki sağlık sistemi, özellikle Obamacare’in devreye girmesinden sonra her başkanlık seçiminde veya demokratların bu sene içerisinde gerçekleşen başkan adayı belirleme tartışmalarında en çok dile getirilen konuların başında gelmektedir.
Şu anki sistemin yetersizliğini en iyi açıklayan, her gün yaptigi basin toplantılarıyla insanları bilgilendiren New York Valisi ve Demokrat olan Andrew Cuomo’dur.
14-21 gün arasında New York eyalet hastanelerinin 140,000 yatak ihtiyacı olacağını ve şu anki yatak kapasitesinin 53,000 olduğunu dile getirmektedir. Dediğiniz gibi solunum cihazları bu virüs ile savaşmakta en önemli ekipmanların başında geliyor ve New York eyaleti 30,000 solunum cihazı ihtiyacı olmasına rağmen şu anda elinde sadece 10,000 solunum cihazı bulunmaktadır.
New York’tan örnek vermemin sebebi, New York eyaletinde hasta sayısı 3 günde bir 2’ye katlanıyor ve Louisiana ile beraber en hızlı artışın olduğu iki eyaletten biri ve ne yazık ki önümüzdeki günlerin özellikle bu eyaletler başta olmak üzere Amerika genelinde zor geçeceği aşikar…
4- Çin’de özellikle hükümet Çin Milliyetçiliği üzerinden toplumda büyük bir kenetlenme ve dayanışmayı sağladı. ABD’de ulusal dayanışma ne durumda? Trump’ın söylemleri nasıl? Bu sürece kadar Trump hükümeti sizce nasıl ilerliyor? Başarılı buluyor musunuz?
Trump hükümetinin yaptığı doğru uygulamaların yanı sıra geciktiği veya yetersiz kaldığı durumlar da olmaktadır. Bunların başında 1950 yılında dönemin başkani Harry S. Truman tarafından imzalanan Defense Production Act (Savunma Üretim Yasasını) hala fiili olarak hayata geçirmemesi şu anda en çok eleştirildiği noktaların başında gelmektedir. Bu yasa federal hükümetlere özel şirketleri ulusal savunmanın ihtiyaçlarını karşılamaya yönlendirme konusunda geniş yetkiler veriyor.
Bu yasa ABD başkanına, şirketlerin ulusal acil durumu karşılamak için gereken malları üretmesini sağlamak amacıyla şirketlerden ulusal savunma için gerekli görülen hükümet sözleşmelerine ve emirlerine öncelik vermelerini talep etme yetkisi verdi.
Diğer eleştirildiği nokta ise, bu pandeminin yavaşlamaya başlayıp, normal hayata yavaş yavaş dönülme hedefini ise Paskalya Bayramı (12 Nisan) olarak belirlemesidir.
Beyaz Saray’in coronavirüs ekibinde bulunan Dr. Anthony Fauci’nin (bu isim ilerde dünya çapında çok daha fazla duyulacak) dediği gibi bu hastalıktan kurtulmanın zaman çizelgesini insanlar değil virüsün kendisi belirleyecektir.
Yine Dr. Anthony Fauci’nin söylediği gibi pandeminin ikinci döngüsünün gelme ihtimaline karşı tedavide kullanılacak aşı veya ilacın birinci döngü bitmeden bulunması gerekmektedir.
TRUMP’IN EN DOĞRU HAMLESİ NE OLDU?
Trump yönetiminin ekonomi konusunda yaptığı en doğru hamle is kötü senaryolarda 20% işsizlik ihtimali konuşulurken, demokratlarla cumhuriyetçilerin bir araya gelmesinde öncü olarak 2 trilyon dolarlık teşvik paketini çıkarılmasını sağladılar.
Bu paket ile en az 3 aylık bir dönem için ekonominin rahatlama sağlayacağı planlanıyor ve Amerikalılara direk $1200 ile $2900 arasında ödemeler yapılarak krizin yaralarını biraz da olsa hafifletmeye çalışıyorlar.
5) Trump’ın Çinvirüsü söylemi göçmenlere bakışı nasıl etkiliyor
Bu soru son 2-3 güne kadar Trump’ın her basın toplantısında kendisine soruluyordu ama anlaşılan artık insanlar tamamen kendi hayatlarına ve sorunun çözümüne odaklandıkları için bu konu çok geri planlarda kalmaya başladı. Şu anda herkes bu virüsü yenme konusunda birleşiyor ve başka konular gündem dışında kalmaya başladı.
6) Bu krizden sonra kişisel hayatınızda köklü nelerin değişeceğini düşünüyorsunuz?
Benim gözlemlediğim bu kriz her insanın hayatına farklı bir noktada dokunacak ve kendini değerlendirme fırsatı verecektir. Yaşlılarımız aslında ne kadar yalnız olduklarını, orta yaş grubunun kendi hırsları içinde ne kadar boğulduğunu, gençlerin belki hiç bir gelecekleri olmayacağı ihtimalini düşünmeye başladıkları ve aramızdaki en masum varlıklar olan küçük çocukların ve bebeklerin her şeyden bi haber oldukları bir dönemi yaşıyoruz. Herkesin ağız birliği ettiği gibi dünyada artık hiç bir şey eskisi gibi olmayacaktır.